7 Eylül 2012 Cuma

AŞK HİÇ BİTER Mİ ?



Aşk bitti, elimden sanki minik bir balık kayıp gitti
Aşk bitti, içimden sanki bir şeyler kopup gitti

Aşk hiç biter mi
Hiçbir şey olmamış gibi boşlukta kaybolup gider mi
Aşk hiç biter mi, aşk hiç biter mi

Kalır adımızla bir sokak duvarında
Bir ağaç kabuğunda, bir takvim kenarında
Kalır bir çiçekte bir defter arasında
Bir tırnak yarasında bir dolmuş sırasında
Kalır bir odada bir yastık oyasında
Bir mum ışığında bir yer yatağında
Aşk hiç biter mi, aşk hiç biter mi

Kalır dilimizde yinelenen bir şarkıda
Bir okul çıkışında bir çocuk bakışında
Kalır bir kitapta bir masal perisinde
Bir hasta odasında bir gece yarısında
Kalır bir durakta yırtık bir afişte
Buruk bir gülüşte dağılmış yürüyüşte
Aşk hiç biter mi, aşk hiç biter mi

Kalır bir sokakta bir genel telefonda
Bir soru yanıtında bir komşu suratında
Kalır bir pazarda bir kahve kokusunda
Bir tavşan niyetinde bir çorap fiyatında
Kalır bir yosunda bir deniz kıyısında
Bir martı kanadında bir vapur bacasında

Aşk hiç biter mi, aşk hiç biter mi.......
  Demiş, Ezginin Günlüğü 1996 senesinde "Ebruli" albümünde 8. şarkıda...
  Demiş de ne güzel demiş: Aşkın sadece fiziksel temasla bir tutulup, 5 duyumuzla bile kavrayamayacağımız bu derinlikli olguyu tek duyuya "dokunma"ya indiren-indirecek olan insana bi atıfta bulunup bi iletisi belki de. Çünkü bunca sene sonra ne sözleri ne anlatısı hiçbir şey yitirmemişse ve 90'ların o çılgın tüketim -bugün artarak büyüyen-çağında tam da ortasında bu şarkı yapılmış. O zaman demek lazım ki hakikaten sanat yapılmış.
  Peki sorunun cevabı....
  Aşk hiç biter mi ?
  Biter, biter nesnel aşk biter. Balığın kayıp gitmesi gibi hissedilerek ve kolaycacık gder hem de. Anlayamayız bile, belki, bazen....
Hatta geç de basar kafamız aşkın dumanıyla tütsülenen ah o kafamız....
Ama ya sonra n'olur, neye dönüşür, ne hale gelir ?
"Kaybolur gider mi ? " şarkıdaki gibi, yoksa neyden neye dönüşür bizde o aşk ?

Kalır adımızla bir sokak duvarında
Bir ağaç kabuğunda, bir takvim kenarında
Kalır bir çiçekte bir defter arasında
Bir tırnak yarasında bir dolmuş sırasında
Kalır bir odada bir yastık oyasında
Bir mum ışığında bir yer yatağında
Aşk hiç biter mi, aşk hiç biter mi

Kalır dilimizde yinelenen bir şarkıda

Bir okul çıkışında bir çocuk bakışında
Kalır bir kitapta bir masal perisinde
Bir hasta odasında bir gece yarısında
Kalır bir durakta yırtık bir afişte
Buruk bir gülüşte dağılmış yürüyüşte
Aşk hiç biter mi, aşk hiç biter mi

Kalır bir sokakta bir genel telefonda

Bir soru yanıtında bir komşu suratında
Kalır bir pazarda bir kahve kokusunda
Bir tavşan niyetinde bir çorap fiyatında
Kalır bir yosunda bir deniz kıyısında
Bir martı kanadında bir vapur bacasında


 İşte bunlarda kalır aşk, ne eklenebilir üstüne herhangi bir söz ne de söylenebilir. Bu sözlerin üstüne hiç de öyle edebi kurcalamalar, tamlamalar, sıfatlar, mecazlar, türetmeye-uydurmaya- hiiiiiiç mi hiiç gerek yok. Kolaya kaçmak mı ? Belki de öyle olabilir; çünkü bu sözlerin üstüne söz bulamadım, gücüm yetmedi.
  Sadece dinlemek lazım zihnimizdeki o boş soruları da bırakıp...............

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder