13 Şubat 2016 Cumartesi

Övgü: İftarlık Gazoz

 
 Türk sinemasında-hiç abartmadan söylüyorum-3. uzun metraj filmiyle "Yüksel Aksu sineması"ndan bahsedebiliriz artık. "Dondurmam Gaymak" (2006) ile Türkiye'nin Oscar adaylığını yapan 2011'deki "Entelköy Efeköy'e Karşı" filmi ile de  çevrecilik sorunlarını ve çıkar ilişkilerini ele alan Muğlalı yönetmen 2016 yapımı "İftarlık Gazoz" ile bize bambaşka bir Ege hikayesi daha sunuyor.
  70'lerin Türkiye'sindeki Adem(Berat E. Çağlar) ilkokulu başarıyla bitirmiş yaz tatilinde de gazozcu Cibar Kemal(Cem Yılmaz)in çırağı olmuştur. Yaz tatiliyle Ramazan ayı da birleşince bir de Adem sınıftan arkadaşı-aşık olduğu kızın-oruç tuttuğunu öğrenince oruç tutmak ister ve zor bir sınav verir bu uzun Ramazan günlerinde. Deniz'in kenarında yaşlı teyzenin zorla bir şeyler yedirmeye çalışması sahnesi de müthiş.
  O yıllarda Ege'de yaygın biçimde yapılan tütüncülük-ki o tütün toplama sahnesi müthiştir- dönemin siyasi ilişkileri, gitgide artan kamplaşma, sosyo-ekonomik yapı, emek mücadelesi kendisi de sosyalizme gönül vermiş yönetmen tarafından oldukça başarılı biçimde anlatılmakta.
 Yüksel Aksu'nun her filminde zaten sol bakış açısını komedi diliyle anlattığını görüyoruz.
 Filmin bizi hep güldürmesini beklerken ağanın oğlu solcu Hasan(Yılmaz Bayraktar)ın tütün tarlasında vurulmasıyla-fondaki Cemalım türküsü de Erkin Koray'ın sesinden sahneyle müthiş bir uyum göstermiştir- bizi birden hüzünlere gark eder yönetmen. Yetmez, açılışta gösterdiği açlık grevi sahnesine 80'li yıllara gider ve Adem'in devrimci mücadelesine tanık oluruz. Açlık grevin de yaşamını kaybeden Adem'in  cenazesinin uğurlanışı ve mezarlıktaki defin sahnesiyle bizi yıkarken sevdiği kıza verdiği gazoz kapaklarının mezarlığa bırakılmasıyla artık yanaklarımızdan yaşlar süzülür.
 Filmde herkes Cem Yılmaz'ın  oyunculuğunu övmesine rağmen Muğla ağzını tam olarak yapamadığı için ben pek ısınamadım açıkçası. Benim oyunculuğunu en beğendiğim kişi Adem'in annesi Gülizar rolündeki Ümmü Putgül.
 Dondurmam Gaymak'ta tamamen Muğlalı oyunculardan oluşan kadrodan sonra bu filmde de yine Muğlalı oyunculardan vazgeçmiyor yönetmen. Yerel birçok ismin dışında profesyonel oyunculardan da yararlanıyor. Gülizar rolündeki Ümmü Putgül Bodrumlu, Adem'in babası Yörük Osman rolündeki Osman Avcı'da Fethiyeli.
 Yüksel Aksu sanki yönetmenlik yapmıyor, eline bir kamera verilmiş ve sanatsal açıdan bize çocukluğunu anlatıyor. Politik mesajların sadece dramla değil, komedi ile de anlatılabileceğini söylüyor. Acıların bu ülkede sadece doğuda ya da kırsalda değil şirinlği ile meşhur bir Ege kasabasında da geçebileceğini anlatıyor.
 Her filmde sinema dilini adeta katlayan, yönetmen Yusuf Kurçenli'nin çırağı-ki filmi ona ithaf etmiştir- hem eğitimli hem halkın dilinden anlayan, içinden gelen Muğla'nın gururu ve hemşehrim, goca Molalı Yüksel Aksu'ya sinema yolculuğunda sonsuz başarılar diliyorum.

1 yorum:

  1. Film bir bas yapıt. Karne alındığında piknige çıkarken söylenen türküyü bilen varmi

    YanıtlaSil